onur erol
  • ANASAYFA
    • HOME
  • ARSİV
  • MAIL GÖNDER
  • BENİ TAKİP ET
    • INSTAGRAM
    • YOUTUBE
    • FACEBOOK
    • TWITTER


Cote d'Azur


Hepinize tekrardan merhaba, bu aralar çok fazla seyahat yaptığım doğrudur! Hatta moda bloggerlığından vazgeçip bir an kendimi seyahat ve yaşam bloggerlığına adım atar gibi görsem de moda hep devam edecek bilgisini öncelikle size vermek isterim. Geçtiğmiz günlerdeki rotam Fransa'nın Cote d'Azur bölgesiydi...
Beni sosyal mecralardan takip edenler özellikle instagram'dan takip edenler biliyor ki harika bir tatil geçirdim. Özellikle tatil boyunca yanımda olan sevgili arkadaşım Deniz Saatçioğlu'un, benim yine yurtdışında olmam dolayısı ile tüm gideceğimiz noktaları önceden belirlemiş olması harikaydı!  Bir haftalık tatil boyunca hemen heme her gün kilometrelerce yürüdük, yorulduğumuz noktada kendimizi denize attık, bir çok köy kasaba gezdik ve birikmiş koskoca anılarla döndük.
Bu yüzden blog yazısını bir çok bölgeyi ayırarak gün ve gün yazmak niyetindeyim umarım bizim yaşadığımız kadar okumaktan keyif alırsınız.
Nice’de ilk günümüz varışımız öğleden sonraya denk geldiği için o günü biraz keşif ve güzel bir yemek eşliğinde geçirme niyetindeydik. Otel odasına (Merkeze cok yakin, Jean Medecin uzerindeki Hotel Univers) valizlerimizi bırakıp kısa bir hazırlama sonrasında kendimizi sokağa attık. Gittiğimiz gün hemen hemen her yer kapalı olmasını ilk olarak anlamadık. hafta içi üstelik öğleden sonraki saat diliminde bu manzara bizi biraz korkutsa da  14 Temmuz, Bastille Day diye bilinen, Fransiz’ların ulusal bayram günü olduğunu öğreniyoruz. Bahsettiğim gibi açık dükkan bulmak zor desemde ortalık maşer alanı gibi kalabalıktan geçilmiyordu!
Tüö caddeler, sokaklar, plajlar, restoranlar doluydu. Biraz şehri dolaşıp zar zor yemek yiyecek bir yer bulduk. Tesadüfen bulduğumuz  A L’ecurie adında şirin mi şirin bir cafeydi. Rastgele sokakta bulmamıza rağmen yemekleri harikaydı! Hatta şunun altını çizmek isterim ki alakart olarak menü seçmedik tüm Cote D'Azur bölgesinde menü içerisinde fix menüler mevcut bunun içinde tatlı olan veya olmayan olarak ikiye ayrılıyor. Bu şekilde istediğinizi seçip daha ucuza güzel bir yemek yeme şansınız doğabiliyor. 
Gelelim genel olarak Nice havasına.. Nice'de yapılanma oldukça eski sokak aralarında geçerken kendinizi bir an olsun İtalya'daymış gibi hissede biliyorsunuz. Gerçi sokakta o kadar İtalyana rastladık ki ben şahsen kendimi Roma'da hissettim desem yeridir. Bunun dışında normal olarak tüm kafeler ve restoranlar akşam saat 10'da kapatıyor bu yüzden yemeğinizi en geç saat 82de yemekte fayda var. Yemek sonrası biraz yürüyüş için sahile indik. Sahil o akşam tıklım tıklımdı bir sonraki akşamlarda o kalabalığı göremecektik tabii ki ...
Bir şişe şarap eşliğinde sahilde otururken tanıştığımız birkaç kişi tarafından gece kulübü önerisi ile gecemizi G-Bar'da devam ettirdik. Bara gittiğimizde burada eğlenemeyeceğimizi düşünsek bile sonraki gecelerde bile müdavimi olduk diyebilirim. Gerçekten hem ben hem de Deniz'in çok eğlendiğine şahit oldum diyebilirim. 
Şimdilik bu satırları noktalarken Nice'de 2. günü yazmak için ben sabırsızım.
Görüşmek üzere :))
Bu arada unutmadan instagram'dan daha fazla tatil fotoğrafına #onurollstyleontheway hashtag'i ile oluşabilirsiniz.


nice



onurollstyle



nice














travel











Hepinize kucak dolusu sevgilerimi sunuyorum öncelikle...

Özellikle yurtdışı seyahatlerim dolayısı ile postlarımı ne yazık ki geç paylaşabiliyorum. Geçtiğimiz iki hafta öncesinde Emre Erdemoğlu'nun "Penguin" koleksiyonu tanıtımı için Berlin Fashion Week'e yolumuzu uzattık.
Uzattık diyorum çünkü benimle beraber yaklaşık 20 kişilik bir gurup ile hareket ettik.
Pegasus havayolları sponsorluğunda gerçekleştirdiğimiz İstanbul- Berlin uçuşumuz sonrasında yine sponsorumuz olan Titanic Deluxe Hotel Berlin'e doğru yol aldık. Burada sadece defileden bahsetmek değil amacım! Berlin Fashion Week çıkarmasında yaşadığımız o heyacanlı defilenin yanı sıra geçirdiğmiz güzel 3 günü size anlatmak için sabırsızlanıyorum

Otelimiz gerçekten şehrin tam merkezinde tüm Berlin'de görmek isteyeceğimiz her yere yakın olması bizim için özellikle bir avantajdı! Bu sayede hem ilk kez ziyaret ettiğim şehri görebilecek hem de orada olmanın hakkını vereceğim için gerçekten mutluydum.

Berlin'e adım atar atmaz ilk olarak oranın en meşhur yerlerini gezmekle yetindik. İlk durağımız 1700 yılları ortasında Johann Boumann tarafından barok tarzında inşa edilen Berlin Katedraliydi... Bu büyülü katedralin bahçesinde çimenler üzerinde vakit geçirmek inanılmaz derecede iyi geldiğini söyleyebilirim. Sonrasında biraz daha şehrin içerisine dalarak meşhur Alman biralarının ve mükemmel lezzetli olan çöreklarin tadına bakmadan olmazdı tabii ki...

Şehir turumuzdan sonra kendimizi biraz dinlenmek için otel odasına attık sonrasında Titanik Hotel'in organize ettiği akşam yemeği için alt katta bulanan Beef Grill adındaki restoranda keyifle yemeklerimizi yedikten sonra gecenin tadını çıkarmak için yine sokak aralarına daldık!

Berlinde yaşayanlar cidden eğlenmeyi biliyor! 
Gece hayatının çok renkli olduğunu bildiğim Berlin'i birde ben doğruladım diyebilirim. Gördüğüm şu ki ; oradaki herkes eğlenmesi son derece iyi biliyor!

Yorucu ama keyifli gece gezmesi sonunda sabaha yakın bir saatlerde odamıza çekilip biraz da olsa dinlendik ki kesinlikle bunu yapmamız lazım dı, yarın çünkü büyük gündü!

Emre Erdemoğlu - Penguin
Ertesi gün hem Emre hem de bizim için çok heyecanlı bir gündü. Malum Emre'nin ilkbahar - yaz 2015 koleksiyonu Berlin Fashion Week'te sergilenecekti! Ve ne şanslıydım ki ben de onunla ve orada olan diğerleri kadar heyecanlıydım.

Herzaman diyorum bu adam işini biliyor! Emre Erdemoğlu koleksiyonları her zaman içimi kıpır kıpır ediyor. Kullandığı kumaşından tutunda baskısına kadar herşey o kadar özel ki hepsini giymemek için inanın ki ben kendimi zor tutuyordum.

Bir önceki postumda da gördüğünüz gibi yeni koleksiyon penguin'den bir parçayı günler öncesinden kapmıştım bile::)
Neyse çok uzattım farkındayım! Ama burada samimi olup olup biten herşeyi yazmak ve hissederek analatmak için blog tutuyorum.
Her neyse defile öncesinde her zamanki gib,i kendimi yine backstage'e attım. Her daim o kargaşayı çok seviyorum. Yapılan provalar, sevgili Öner'in titiz çalışması, Emre'in heyecanı modeller kıyafetler ve giydiriciler herkez öyle güzel işini yapıyordu ki sanki bir şarkının notaları gibi nağme nağme işleniyordu...

Her neyse bir kaç kare sizin için yakaladım onlar ve diğer anlattığım herşey altta fotoğrafalarda bakın lütfen.

Defile alanına geçtiğimde şova sadece saniyeler kalmıştı. Bir taraftan en güzel kareyi yakalamak diğer taraftan da biraz da olsun video çekmek için hazırlığımı yapmaya başladığımda neredeyse defile de başlamıştı.

Defile ile ilgili ufak video altta geri kalan herşey o kadar güzeldi ki tüm basın Emre'den bahsederken bana söz kalmadı dersem yeridir!
Hepinize güzel günler dileyerek geri kalan herşeyi altta paylaşıyorum.
Sevgi ile kalın.
Onur Erol
















































emre erdemoğlu

Herkese merhaba, beni instagram'da takip edenler bilecek ki geçtiğimiz haftalarda sevgili Emre 
Erdemoğlu'nun Berlin'de düzenlen defilesi için Almanya'daydım.
10 Temmuz’da Mercedes-Benz Fashion Week Berlin etkinliğinde “Penguin” isimli koleksiyonunu görücüye çıkartan Emre, yine tüm dikkatleri üzerine toplamayı başardı.
Bende böyle bir günde şüphesiz onun yeni koleksiyonunda bir başkasını giyemezdim. 
Defileyi izlemek için görücüye çıkan koleksiyonundan bu mor tulumu tercih ettim. Umarım sizde beğenmişsinizdir?
Berlin çıkarmasından Emre Erdemoğlu defilesini bir sonraki yazımda paylaşacağım.
hepinize keyifli günler dilerim. 
Sevgiler,
Onur Erol
onur erol



mbfwb




Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa

INSTAGRAM'DA BENİ TAKİP ET

Bu gönderiyi Instagram'da gör

Onur Erol (@onurollstyle)'in paylaştığı bir gönderi (12 Haz, 2020, 1:38ös PDT)

onur erol

Erkek Moda ve Lifestyle Blogger, mutfakta harikalar yaratırım, yazarım, çizerim ve resim yaparım,

YOUTUBE KANALIMA ABONE OL

TRANSLATE

Arşive Gözat

  • ▼  2022 (3)
    • ▼  Mart (2)
      • Baharın NFT Hali Feriye’de!
      • How to pick a great utility NFT like Space Albert
    • ►  Şubat (1)
  • ►  2021 (12)
    • ►  Aralık (1)
    • ►  Eylül (1)
    • ►  Ağustos (3)
    • ►  Temmuz (2)
    • ►  Nisan (1)
    • ►  Şubat (3)
    • ►  Ocak (1)
  • ►  2020 (30)
    • ►  Aralık (1)
    • ►  Ekim (3)
    • ►  Eylül (2)
    • ►  Ağustos (2)
    • ►  Haziran (2)
    • ►  Mayıs (10)
    • ►  Nisan (4)
    • ►  Mart (1)
    • ►  Ocak (5)
  • ►  2019 (42)
    • ►  Aralık (1)
    • ►  Kasım (9)
    • ►  Ekim (3)
    • ►  Eylül (2)
    • ►  Ağustos (4)
    • ►  Temmuz (2)
    • ►  Mayıs (5)
    • ►  Nisan (3)
    • ►  Mart (6)
    • ►  Şubat (4)
    • ►  Ocak (3)
  • ►  2018 (25)
    • ►  Aralık (2)
    • ►  Kasım (4)
    • ►  Ekim (3)
    • ►  Eylül (5)
    • ►  Ağustos (1)
    • ►  Haziran (2)
    • ►  Mayıs (1)
    • ►  Nisan (4)
    • ►  Şubat (2)
    • ►  Ocak (1)
  • ►  2017 (31)
    • ►  Aralık (1)
    • ►  Kasım (1)
    • ►  Ekim (5)
    • ►  Ağustos (2)
    • ►  Haziran (4)
    • ►  Mayıs (5)
    • ►  Nisan (4)
    • ►  Mart (3)
    • ►  Şubat (1)
    • ►  Ocak (5)
  • ►  2016 (61)
    • ►  Aralık (3)
    • ►  Kasım (6)
    • ►  Ekim (8)
    • ►  Eylül (3)
    • ►  Ağustos (2)
    • ►  Temmuz (9)
    • ►  Haziran (5)
    • ►  Mayıs (9)
    • ►  Nisan (4)
    • ►  Mart (6)
    • ►  Şubat (4)
    • ►  Ocak (2)
  • ►  2015 (96)
    • ►  Aralık (9)
    • ►  Kasım (6)
    • ►  Ekim (15)
    • ►  Eylül (10)
    • ►  Ağustos (4)
    • ►  Temmuz (10)
    • ►  Haziran (9)
    • ►  Mayıs (6)
    • ►  Nisan (7)
    • ►  Mart (7)
    • ►  Şubat (7)
    • ►  Ocak (6)
  • ►  2014 (66)
    • ►  Aralık (5)
    • ►  Kasım (7)
    • ►  Ekim (10)
    • ►  Eylül (3)
    • ►  Ağustos (6)
    • ►  Temmuz (2)
    • ►  Haziran (5)
    • ►  Mayıs (3)
    • ►  Nisan (5)
    • ►  Mart (8)
    • ►  Şubat (6)
    • ►  Ocak (6)
  • ►  2013 (51)
    • ►  Aralık (3)
    • ►  Kasım (3)
    • ►  Ekim (5)
    • ►  Eylül (4)
    • ►  Ağustos (3)
    • ►  Temmuz (5)
    • ►  Haziran (4)
    • ►  Mayıs (2)
    • ►  Nisan (7)
    • ►  Mart (2)
    • ►  Şubat (4)
    • ►  Ocak (9)
  • ►  2012 (111)
    • ►  Aralık (10)
    • ►  Kasım (11)
    • ►  Ekim (7)
    • ►  Eylül (9)
    • ►  Ağustos (6)
    • ►  Temmuz (8)
    • ►  Haziran (11)
    • ►  Mayıs (7)
    • ►  Nisan (9)
    • ►  Mart (10)
    • ►  Şubat (13)
    • ►  Ocak (10)
  • ►  2011 (9)
    • ►  Aralık (1)
    • ►  Kasım (1)
    • ►  Ekim (2)
    • ►  Ağustos (1)
    • ►  Temmuz (1)
    • ►  Haziran (2)
    • ►  Mayıs (1)

Popüler Yayınlar

  • Kış geldi...
    Hepinize merhaba, artık kışın soğunu iyice hisseder olduk.  Havaların ciddi anlamda soğudu şu günlerde eminim ki benim kadar siz de ne giyec...
  • Kitap önerisi: Nermin Bezmen Sır I Aurora'nın İncileri
    Merhabalar, Karantina günlerinde okumaktan keyif aldığım iki kitabı daha sizlere önermek isterim.  Her iki kitabı yazmak istememin nedeni bi...
  • adidas Originals by Jeremy Scott
    adidas Originals ve modanın yaramaz çocuğu Jeremy Scott, İlkbahar/Yaz 2013’de adidas’ın ikonik modellerine yaptığı görkemli ve eşsiz dokunuş...
  • BODRUM BODRUM
    Hepinize tekrardan merhaba, geçtiğimiz hafta bloggerları takip edenler bilecek ki sevgili arkadaşım Meriç Küçük yani nam-ı diğer Maritsa...
  • Kitap Önerisi : Kehanet Vaatleri
    Herkese uzun bir aradan sonra merhaba arkadaşlar, bir süreçten geçtiğimiz bu günlerde hepimiz evlerimize kapanmış durumdayız. Umarım kısa za...
  • BOTOX HAKKINDA
    ufak dokunuşlarla kaz ayaklarına ve alın çizgilerine bye bye 👋🏼 💉 @drilkermanavbasi Onur Erol (@onurollstyle) tarafından paylaşılan bir f...
  • MEYRA I KİTAP
    Merhabalar, Bugün sizlere uzun zamandan sonra yeni romanını yayınlayan Sinan Akyüz'ün eseri Meyra'dan söz edeceğim. Beni yaşanmış hi...
  • Mont, Triko Ve Kazak Mevsimi Geldi!
    Mont, Triko Ve Kazak Mevsimi Geldi! Herkese merhaba, Sonbahar mevsimi geldi çattı! Sizi bilmem ama ben sonbahar ve kışı da pek severim. Doğa...
  • Günün Menüsü: Kuru Fasülye + Pilav + Cacık
    Türk mutfağını denince mutlaka kuru fasülye gelir akla... hemen hemen her mutfakta pişirilen kuru fasülyenin yanında olmazsa olmazı mis gibi...
  • Bir Kış Şarkısı...
    Bugün hava sıfırın altında on Seni düşündüm ama inan bu son Mesela sen hiç kardan adam yaptın mı Basılmamış kara bastın mı Ve üzülmek için ç...
onurollstyle. Blogger tarafından desteklenmektedir.

FOLLOWERS

SUBSCRIBE & FOLLOW

  • Home
  • Trending
  • _Gadgets
  • _hello
  • contact

Follow Us

  • bloglovin
  • pinterest
  • instagram
  • facebook
  • Instagram

Hello...

Kötüye Kullanım Bildir

Hakkımda

Fotoğrafım
Onurollstyle
Profilimin tamamını görüntüle

Bu Blogda Ara

Instagram

Yeni içerikleri e-postayla alın:
Powered by follow.it
  • Ana Sayfa

Mobile Logo Settings

Mobile Logo Settings

onurollstyle

Designed by OddThemes | Distributed by Gooyaabi Templates