Sensation White
Bildiğiniz gibi 3 Ekim'de Ataköy Atletizm Arena'da Türkiye'de ilk kez yapılacak olan Sensation Partisi var ve bu partinin en büyük özelliği ise beyaz giyinme zorunluluğunun olması...
Bende bir moda bloggerı olarak şimdiden parti için bir şeyler tasarlamak için kolları sıvadım ve gördüğünüz kedi desenli gömleğimi yaptım. Benim sensation hazırlığım sürdüğü şu günlerde size biraz parti ile alakalı ufak bilgiler vermek isterim.
Öncelikle Sensation'ın yıllardır yapıldığı ülkelerde Sensation yaklaştığı tarihlerde mağazalarda beyaz ürünler öne çıkarılıyormuş. Bizde böyle bir durum henüz yok ve önümüzdeki senelerde olabileceğini düşünüyorum.
Sensation'da sadece beyaz kıyafet bulmak değil, bu beyaz kıyafetleri nasıl giyeceğimiz de başlı başına bir sorun.
Türkiye'de bu sene gerçekleşecek şovun teması Wicked Wonderland. Sırayla sahne alacak DJ'ler aslında bir hikaye anlatıyorlar. Alice In Wonderland'den tanıdığımız Alice'in hikayesinin müzik, dans ve görsel şovlarla bir yeniden yorumlanması gibi, Müzik türü House (trans veya elektronik değil). Madonna konseri gibi dev bir prodüksiyon (yurt dışından tam 82 tır geliyor!), görsel bir şov, cirque du soleil gibi akrobasi de içeriyor, tiyatral bir yanı da var. Bir yandan da çok iyi DJ'lerin çaldığı bir müzik ve dans etkinliği. Sensation o gece düzenlendiği arenayı dev bir gece kulübü haline getiriyor, ama standartlardan ve kaliteden ödün vermeden. Her şey Sensation standartlarına ve yönetmeliklerine uygun düzenleniyor.
Sensation'ın Tarihi:
İlki 2000 senesinde Amsterdam'da düzenlenen Sensation'da beyaz giyme zorunluluğu yoktu. Bir sonraki sene organizatörlerden Duncan Stutterheim'ın kardeşi Miles bir trafik kazasında vefat ediyor. Duncan, tıpkı siyah giyerek yas tutmak yerine beyaz giyerek Miles'ın hayatını kutladıkları cenaze töreninde olduğu gibi, Sensation'a gelen katılımcılardan beyaz giyinmelerini rica ediyor ama bunu bir zorunluluk olarak tutmuyor. O sene partiye katılanların yarısından fazlası beyaz giymiş. Ertesi senelerde bu sayı giderek artmış ve sonunda beyaz bir 'dress code' olarak kalmış. Bunda ışıklar altında bembeyaz giyinmiş izleyicilerin harika bir görüntü oluşturmasının payı da büyük. Sensation'da beyaz giyerek şovun bir parçası oluyor.
Şu anki dress code giyilecek kıyafetin %80'inin beyaz olması gerektiğini söylüyor. T-shirt, pantolon, etek, şort ya da elbise %80 beyaz olmalı. Erkeklerde atlete izin verilmiyor:) Ayakkabı, kemer, çanta gibi aksesuarlar renkli olabiliyor. Sensation katılımcıları da ya giydikleri beyaz giysinin modeliyle ya da farklı renklerdeki aksesuarlarıyla farklılaşıyorlar. Kendi kıyafetini, melek kanatlarını tasarlayanlar oluyor, çılgın renkte ojeler, şapkalar aklına ne gelirse böyle kişisel bir imzalar atmakta mümkün.
Partide görüşmek üzere :)
Gömlek: Onurollstyle (kendi tasarımım)
Pantolon: Zara
Çanta: Moleskine
Ayakkbı : H&M
Merhaba öncelikle herkese iyi hafta sonları dilerim. Artık kendi tasarımlarımın olacağı yeni bir marka üzerine çalışmalara başladım, bu tasarımlar arasında en çok erkekler için bir şeyler yapma hevesindeyim. T-shirt, gömlek papyon ve bileklikler Onuroll's Accessories 'ın çıkış noktası olacak ve hepinizin bildiği bir internet alışveriş sitesinden satılacak. Hazırladığım iki demo papyon ile karşınızdayım görüşmek üzere :)
Bir blogger'ın güne başlaması...
Herkese Merhaba,
Yine keyifli bir post'u yayınlarken çok mutluyum. Ayşe'nin yaratıcı zekası sayesinde her geçen daha da keyifli postları sizinle buluşturuyoruz.
Bu postun hikayesi fotoğraflardan anlayacağınız gibi benim yeni bir güne başlama hikayem, blog yazmaya başladığımdan beri Ayşe ve benim önemsediğimiz tek önemli konu buydu. Hikayesi olan fotoğraflar olsun izleyiciye kesinlikle bir şeyler anlatsın. Umarım bunu başarıyoruz ve sizin keyif alarak takip ettiğiniz bir blog olma yolunda gidiyoruzdur.
Onur EROL
Atlet: INTIMISSIMI
İç Çamaşırı: H&M - David BECKHAM
Saat : GUESSGözlük: RAY-BAN
Gömlek: FABRIKA
Pantolon : CODENTRY
Parfüm: BULGARI AQUA
Duş ürünleri: DOVE MEN, ARKO, GİLLETTE
Photography & Styling
Bir blogger güne nasıl başlar?
Photography
Merhaba,
Dün bir çok blogger dostum ile Hip Atölye PR tarafından organize edilen Safran Medya tarafından yayımlanan SHOP'S dergisi tanıtım brunch lansmanı için Nişantaşı Hardal'da moda'ya dair hem güzel sohbet hemde birbirinden güzel yiyeceklerle SHOP'S'un sayfalarını karıştırdık. Derginin genel yayın yönetmeni Aysun ORHAN'ın açılış konuşması ile başlayan kahvaltı keyfini Moda, stil, güzellik,dekorasyon, ,teknoloji ve kültür sanat ağırlıklı olan derginin sayfalarına göz atarken de alışveriş önerileri, stil ve kombinleri inceleme fırsatı buldum.
 |
| Feyza SAĞLAM, Binnur MUSAOĞLU, Nalan Miri SOZER, Aysun ORHAN, Eylul SAVAŞ |
 |
| Feyza SAĞLAM, Nalan Miri SOZER, Eylül SAVAŞ |
 |
| Aysun ORHAN |
 |
| Tuğçe DADANDI |
 |
| Deniz SAATCİOĞLU |
 |
| Ecem AKAR |
Hepinize Merhaba...
Bilenler biliyor ki yıllardır yeme içme sektöründe çalışıyorum ve özellikle şaraba karşı ilgim ve zaafım çok büyük ve önemli sayılacak kadar sertifika sahibiyim diyebilirim.
Yıllardır istediğim şarabı bağında görme isteğim geçtiğimiz gün gerçekleşti Doğu'nun incisi Elazığ'da ki Kayra Öküzgözü üzümlerinin bulunduğu Şükrü Baran bağına İstanbul'da yeme içme sektör sahibi ve işletmecileriyle yol aldık.
Öncelikle üzümü bağda tanıdık sonrasında ise fabrikasında adım adım şarap yapımına kadar bir çok detayı tam yerinde gördük.
Tabii ki bu kadarla sınırlı kalmayıp Elazığ'ın tarihi, yemekleri ve kültürü hakkında birçok bilgiyi hem gördük hemde dinledik.
Şimdi fotoğraflarla bağ bozumu ve Elazığ'ın sihirli kapılarını size açıyorum Fotoğraflar altındaki bilgileri okumayı unutmayın!
 |
| Şükrü Baran bağında üzümler titizlikle toplanıyor |
 |
| Bağ gezimi sırasında önce yöresel tatlar ile kahvaltı yaptık |
 |
| Keban barajına karşı kahvaltı yapmak şüphesiz ki güzel bir deneyim oldu |
 |
| Kahvaltı sonrasında Cameo D'oro şampanya ikramı |
 |
| Bilgi kartlarımızda yapacak ve gececek çok şey vardı ve sabırsızdım! |
 |
| İstanbul'dan yola çıkan 33 kişilik ziyaretçiden birkaçı |
 |
| Üzümler damla su yöntemiyle özel olarak sulanıyor |
 |
| Toplanan üzümler özel plastik konteyner ile araçlara yüklenip fabrikaya doğru yol alıyor |
 |
| Öğle yemeği öncesi Fabrika'yı gezdik fotoğraflamak isterdim ama o kısımlar sadece bize açıldı. |
 |
| Reyhanlı çoban salata ve patlıcan püresi |
 |
| Eski'den şaraplar çelik tanklarda değil gördüğünüz beton odalarda saklanıyordu! |
 |
| Kavurmalı saç böreği |
 |
| Patlıcanlı dilim dolma |
 |
| Tavuk üfleme ve içli köfte |
 |
| Harput'dan Elazığ şehir görünümü |
 |
| Alacalı Camii |
Meryem Ana Kilisesi
Harput kalesinin sol tarafında yer alan, Süryani, Kızıl Kilise veya Yakubi Kilisesi olarak da bilinen Meryem Ana kilisesi 6. Yüzyıl'da Süryaniler tarafından inşa edilmiş.
Harput kalesi'nin doğu tarafında bir zamanlar büyük bir mahalle olduğu bilinir. ve Dünyanın ikinci en eski kilisesi özelliğini taşımaktadır.
 |
| Klise'ye girmek için bu dehlizden geçmek gerek. |
Harput Ulu Cami
Harput'un en eski camisi olan Ulu Cami M.S 1156- 1157 yılları arasında inşa edilmiş. Artuklu hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yaptırılan cami, minaresinin eğri olmasıyla dikkat çekmektedir. İbadete açık olan Ulu Cami diktörtgen planlı, dışa kapalı olup tuğlaları süsleme öğesi olarak kullanılmaktadır.
 |
| Harpu Ulu Cami - Eğik Minareli Cami |
Elazığ Şehir Gezisi
Elazığ'ın kendine has tadlarını saymakla bitmez baharat ve pestilleri ayrıca balıkçılık konusunda oldukça iyiler
 |
| Çaydaçıra oyunu |
 |
| Çiğ Köfte |
 |
| Soğan dolması |
 |
| Kuzu tandır |
